[email protected]
  +90 212 266 75 31
EN
EN
BAŞ DÖNMESİ (VERTİGO)
BAŞ DÖNMESİ (VERTİGO)
Ana Sayfa / Baş Dönmesi (Vertigo)

Vestibüler sistem (denge sistemi) kaynaklı baş dönmeleri, kişinin ve etrafındaki nesnelerin dönmesi şeklinde tanımlanırken, vestibüler sistem dışından kaynaklanan baş dönmelerinde hasta göz kararması ya da baygınlık tarzında şikayetlerle doktora başvurur. Vestibüler sistemden kaynaklanan baş dönmelerinde, bulantı, kusma, dengesizlik de tabloya eşlik eder. Doktora başvuran hastanın şikayetleri dinlendikten sonra, hikayesi öğrenilmelidir. Hikayede yaşı, mevcut hastalıkları, kullandığı ilaçlar, geçirdiği ameliyatlar, aile öyküsü, kulakla ilgili bir hastalık ya da girişim geçirip geçirmediği, daha önce baş dönmesi olup olmadığı, şu anki baş dönmesinin şekli, süresi, bulantı-kusmanın, uğultu, işitme azlığı, çınlama gibi şikayetlerin eşlik edip etmediği, baş hareketleri ile ilgisinin olup olmadığı sorgulanmalıdır. Ayrıntılı kulak burun boğaz muayenesi yapılarak, gerekirse dahiliye, nöroloji, kardiyoloji gibi branşlarla hasta konsülte edilebilir. Kulak burun boğazın alanına giren baş dönmelerinde genellikle tablo şiddetlidir. Dolayısıyla öncelikle hastanın müşaade altına alınması, sakinleştirilmesi ve semptomatik tedavi düzenlenmesi önemlidir.

Hangi KBB hastalıkları baş dönmesine neden olur?
Benign pozisyonel baş dönmesi (BPPV): Baş hareketleri ile ortaya çıkan, iç kulakta bulunan otokoni dediğimiz taşların normal yerlerinden kopup, başka yere düşmeleri sonucunda ortaya çıkan, genelde saniyelerle ifade edilen, ancak oldukça şiddetli bir baş dönmesi tablosudur. Gözlerde nistagmus dediğimiz hızlı adaptasyon hareketleri izlenir. Tanı Dix Hallpike testi yapılarak konulur. Epley manevrası ile de tedavi edilir.

Dix-Hallpike Manevrası
Epley Manevrası

Vestibüler nörit: Genellile virüslere bağlı olduğu düşünülen, bu nedenle de çoğunlukla bir üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben ortaya çıkan, denge sinirinin iltihaplanmasıdır. Baş dönmesi ani başlangıçlıdır ve çoğunlukla bulantı ve kusma eşlik eder. İşitme tamamen normaldir. Şiddetli tablo birkaç hafta içinde düzelirken, hastalığın tam olarak geçmesi aylar bulabilir.

Meniere Hastalığı (Endolenfatik hidrops): İç kulakta endolenfatik kese denilen yapının içindeki sıvı (edolenf) miktarnın artmasıyla ortaya çıkan, ataklar şeklinde bir seyir izleyen bir hastalıktır. Genellikle kulakta uğultu, dolgunluk hissi, çınlama, işitme azlığı eşlik etse de de bu bulguların tamamının birlikte bulunması şart değildir. Her atak işitmede azalmaya neden olur. Yıllar içerisinde sinirsel tipte işitme kaybı yerleşir. İşitme kaybı genellikle alçak frakanslı pes tonları tutar. Tedavisinde ataklar sırasında hasta sedatize edilir ve ilaç tedavisi uyguanır. İntractible yani ilaç tedavilerine dirençli ve/veya işitme kaybı iyice yerleşmiş hastalarda cerrahi tedaviler de uyglanmaktadır. Endolenfatik kese ameliyatları, labirentektomi, vestibüler nörektomi bu cerrahi tedaviler içinde sayılabilir.

Akustik nörinom: Vestibüler yani denge sinirinin kılıf hücrelerinden kaynaklanan selim bir tümördür. Hücresel düzeyde habis bir tümör olmamakla birlikte yıllar içinde büyüyerek akustik (işitme) sinirine baskı yaparak işitme kaybına neden olur. Dolayısıyla baş dönmesi ve özellikle tiz sesleri (yüksek frekanları) tutan bir işitme kaybı ya da ani bir işitme kaybı ile karşılaşılması durumunda bu hastalıktan şüphelenmek ve MRI ile araştırmak önemlidir. Tedavisinde takip, gamma knife tedavisi, cerrahi tedavi seçenekleri mevcuttur.
Kronik otitis media komplikasyonu: Kronik orta kulak iltihaplarında orta kulaktaki iltihabik durumun iç kulak yapılarında harabiyete neden olmasına bağlı olarak baş dönmesi meydana gelebilir. Tedavisi orta kulak iltihabının tedavi edilmesi ve iç kulak zarında açıklık varsa bunun onarımıdır.

Baş dönmesinde en çok kullanılan tanı yöntemleri nelerdir?
Odyogram
Elektronistagmografi
Kalorik test
MRI

Copyright @ 2016. Prof. Dr. Hasan Tanyeri.
Bu sitede yer alan içerik bilgi amaçlıdır. Doğrudan doktor tavsiyesi olarak algılanmamalıdır.